Blog Listem

22 Aralık 2021 Çarşamba

Sinek Kuşları Notları


    Ebabiller takımının sinek kuşugiller familyasında yer alan; Dünya'nın en küçük kuş türünü de içeren sinek kuşlarının muazzam hızlı metabolizmaları vardır. Bu sebepten ötürü sürekli beslenmek zorundadırlar. Sinek kuşları günde yaklaşık 3.14 - 7.6 kalori tüketirler. Eğer biz, bir sinek kuşunun metabolizmasına sahip olsaydık; bu harcanacak enerjiyi karşılamak için günde yaklaşık 150.000 kalori tüketmemiz gerekirdi. Yani sinek kuşlarının metabolizma hızı bizim metabolizma hızımızın yaklaşık 70 katıdır. En küçük türü olan arı sinek kuşlarının boyu ortalama 5 - 6,1 santimetredir. Bozuk para ağırlığında olmaları ve vücut ağırlıklarının % 25'inin güçlü göğüs kaslarından oluşması bu kuşları müthiş uçma yeteneğine sahip canlılar haline getirir. Havada 80 km/saat sürate ulaşabilen bu kuşlar ayrıca geriye doğru uçabilen tek kuş olma özelliğine sahiptir. Normalde kuşlar kanatlarını aşağı - yukarı çırparlar. Fakat sinek kuşları tıpkı böceklerde olduğu gibi kanatlarını ileri- geri çırparak havada yatay bir 8 (sekiz) çizerler. Kaynaklara göre farklılık göstermesiyle birlikte kanat çırpma sayıları saniyede 10-15 defa ile 80 arasındadır. Rekor seviyede; saniyede 80 kez kanat çırpma örneği Calliphlox amethystina türündedir. Böceklerde saniyedeki kanat çırpma miktarı yüzlere hatta binlere kadar çıkar. Fakat bir kuş için en hızlısı sinek kuşlarıdır. Ayrıca sinek kuşları, homeotermik (sabit vücut sıcaklığı) canlılar arasındaki vücuduna oranla en yüksek metabolizmaya sahip canlıdır. Sinek kuşlarının en iyi olduğu kulvar bir kaç tane değildir. Bir diğeri de dil uzunluğudur. Vücuduna oranla dünyanın en uzun diline sahiptir. Bu bir insanın 1 (bir) metre dili olmasıyla eştir. Uzun sivri, iğne şeklindeki gaga; nektarlarla beslenen kuşlarda ortak bir özelliktir. Ucu çatallı dilleriyle nektarlarla beslenen sinek kuşları ise sürekli beslenmek zorundadırlar çünkü dediğimiz gibi metabolizmaları çok hızlıdır. Bu metabolizmanın hızını; kalp atımının dakikada 1260'a kadar çıktığını düşünürsek, bu denli enerji alımının zorunlu olduğunu söyleyebiliriz. 

Çok küçük ve çok hafif olmaları bazı koşullarda bireyler arası rekabeti tetikler. Tropik bölgelerde yaşam sürdürdüklerinden bu koşullardan başta geleni yağmurdur. Beslenirken havada durmak zorundadırlar ve bir yağmur damlası dahi dengelerini bozabilmektedir. Bu yüzden yağmur esnasında beslenme zorlaşır. Rekabet, yağmur biterken en yoğun noktasına gelir. Çünkü yağmur yağarken sabit duramazlar, tüyleri ıslanacağı için kanat çırpmak zorundadırlar. Bu enerji kaybı da yağmur sonrasındaki sıkı rekabeti beraberinde getirir. Havada asılı durmak için gereken enerji, neredeyse Dünya'daki tüm aktivitelerden daha fazladır. Bizim böyle bir enerji tüketimine dayanabilmemiz için dakikada bir kutu gazlı içecek içmemiz gerekir. Bu enerji alımı mümkün olduğunca kesintisiz olmalıdır, eğer sinek kuşları 10 dakika gıda almazlarsa bu enerji tüketimiyle yaşamsal aktivitelerini kaybedebilirler. Uzun göç dönemlerinde hayatta kalabilmek için yedek besin olarak yağ depolarlar. Bu depolama, vücut ağırlıklarını % 45 - 50 oranında artırır ve sonuçta maksimum uçuş süresini uzatmış olurlar. 800 kilometre hiç durmadan göç uçuşu yaptıkları gözlenmiştir.  Ayrıca beslenmedikleri gece vakitlerinde, kış uykusuna benzer bir uyuşukluk durumuna girerler. Bu esnada kalp atışlarını dakikada 80 - 150' ye kadar düşürebilirler. Oransal ifade edersek; geceleri metabolizmalarını, normal metabolizma hızlarının 1/15'ine kadar düşürebilirler. Bu müthiş bir metabolizma kontrolüdür ve yüzey alanı - vücut ısısı ile ilişkilidir.

Dişi Sinek Kuşlarının Evrimsel Adaptasyonu 

Bir araştırmaya göre dişi sinek kuşları, erkek sinek kuşlarının çiftleşmek için rahatsız etmesini önlemek adına bir adaptasyon geçirmiş. 

İncelenen türün erkekleri, parlak mavi kafa ve boyuna sahipken, türün dişileri normalde düz renklere sahip olması gerekiyor. Fakat türün dişilerinin %30'u erkekler gibi parlak mavi renklerde olduğu gözlemlenmiş. Dolayısıyla erkeklerin bu parlak renkli dişileri daha az rahatsız ettiği görülmüş. Bu sayede dişiler daha uzun süre beslenebilmişler. Araştırıcılar; dişilerin bu adaptasyonu erkekleri etkilemenin aksine ilgiden uzak kalabilmek ve daha sık beslenebilmek için geliştirdiğini düşünüyor. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder